{ "title": "Akut Sistit", "image": "https://www.sistit.gen.tr/images/akut-sistit.jpg", "date": "20.01.2024 10:40:34", "author": "tuğba arslan", "article": [ { "article": "
Akut Sistit: Bir anda gelişen idrar şikâyetleri ile başlayan mesane iltihabına sistit adı verilmektedir. Bu rahatsızlık iyileştikten sonra kendini tekrarlamıyor ise akut sistit, kendini tekrarlıyor ise de kronik sistit adını almaktadır. Kronik sistit daha çok kadınlarda görülme olasılığı olan bir rahatsızlık durumudur. Akut sistit rahatsızlığının meydana gelmesi için herhangi bir yaş sınırı bulunmamaktadır. Ancak bu rahatsızlık daha çok genç erişkin yaşta olan kişilerde meydana gelen bir idrar torbası enfeksiyonu rahatsızlığıdır. Akut sistit rahatsızlığı erkeklere oranla yaş sınırı olmaksızın kadınlarda daha fazla görülen bir rahatsızlık çeşididir.

Akut Sistit Rahatsızlığı Nasıl Meydana Gelir?

Akut sistit rahatsızlığına genellikle E. Coli adındaki bakteri sebebi ile yakalanılmaktadır. Bu bakteri insan dışkısında yoğun olarak bulunmaktadır. E. Coli adındaki bu bakterinin dışında nadiren de olsa bazı virüsler de akut sistit rahatsızlığına neden olabilmektedir. Virüs sebebi ile meydana gelen sistit rahatsızlığı genellikle çocuk yaştaki kişilerde görülmekte olup, yetişkin yaştaki kişilerde görülme olasılığı oldukça seyrektir. Akut sistit rahatsızlığına sebep olan mikrop çoğunlukla yeterli derecede hijyen sağlanamaması sonucunda dışkıda mevcut halde olan E. Coli adı verilen bakterinin, idrar deliğinin ucuna bulaşması sebebi ile meydana gelmektedir. Daha sonra ise bu rahatsızlık idrar kanalından geçmekte ve idrar torbasına (Mesane) ulaşıp, buraya yerleşmekte ve çoğalmaktadır. Sistit bulaştıktan sonra ilk olarak, idrar torbasının iç yüzey kısmında birtakım kızarıklıklar meydana gelmektedir. Daha sonra ise kanlanma olmakta ve ardından bazı yerlerde kanama odakları meydana gelmektedir. Ardından mesane duvarı şişmekte ve enfeksiyon hücreleri o kısma doğru taşınmaktadır. Bununla birlikte o kısımda irinli enfeksiyon oluşmaktadır. Sonrasında ise hastanın şikâyetleri başlamaktadır. Akut sistit rahatsızlığı mesanenin yalnızca yüzey kısmını tutmaktadır ve derinde yer alan kas tabakalarına yayılmadan sınırlandırılmaktadır.

Akut Sistit Rahatsızlığının Belirtileri Nelerdir?

Akut sistit rahatsızlığının meydana gelmesi halinde hastada birtakım belirtiler görülmektedir. Bu belirtileri şu şekilde sıralamak mümkündür;
Akut sistit rahatsızlığının fizik muayene ve bazı tetkikler sonrasında tanısı tam olarak konulabilmektedir. Akut sistit tanısı koyulurken çoğunlukla radyolojik görüntüleme yöntemleri kullanılmamaktadır. Bununla birlikte, hastada farklı bir hastalığın olma ihtimaline karşı bu yöntemler kullanılabilmektedir. Özellikle de kanaması olan hastalarda aktif halde olan hastalığın tedavisinin ardından sistoskopi yöntemi kullanılarak tanının kesinleşmesi sağlanabilmektedir.

Akut Sistit Rahatsızlığının Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Akut sistit tedavisinde ilaç yöntemi uygulanmakta ve tedavi bu şekilde sağlanmaktadır. Akut sistit rahatsızlığının tedavisi hastaya tam olarak teşhis konmasının ardından başlanmaktadır. Hastaya iyileşmesi için birbirinden farklı antibiyotikler ile idrar yollarının temizlenmesi amacı ile antiseptikler verilmektedir. Bu ilaçların hangi dozda alınacağı ve bu ilaçlara ne kadar süre ile devam edileceğinin hastayı tedavi eden ürolog tarafından belirlenmesi gerekmektedir. Akut sistit rahatsızlığında ilaç tedavisi haricinde bir tedavi yöntemi genellikle uygulanmamaktadır. Ancak akut sistit rahatsızlığının kendini tekrar ederek kronik sistit rahatsızlığına dönüşmesi halinde farklı tedavi yöntemlerine ihtiyaç duyulabilmektedir.

Akut Sistit Rahatsızlığının Kronik sistite Dönüşmesini Önlemek İçin Neler Yapılmalıdır?

Akut sistit rahatsızlığının kendini tekrar etmemesi için kişinin düzenli bir periyotta ürolojik muayene olması gerekmektedir. Bunun yanı sıra, ilaçlarını düzenli ve rahatsızlığı tamamen yok olana kadar kullanması, özellikle ayaklarını üşütmemeye özen göstermesi, gaz yapma etkisi olan kuru gıdalardan ve çok fazla acı, ekşi ya da baharat içeren yiyeceklerden uzak durması ve bu gıdaların yerine ağırlıklı olarak lif yönünden zengin gıdaların yanında bol bol sebze tüketmesi gerekmektedir. Geçmiş olsun.
" } ] }